Yıldız'ın bugün heyecanlı bir günü vardı. Yaz tatili için dedesi ve kuzeni Ali'yle birlikte ormanda hazine avına çıkacaktı. Yola çıkmadan önce dedesi onlara haritayı verdi. "Bu harita size büyülü bir macera yaşatacak. Hazineleri bulup mutlu sona ulaşın!" dedi.
Yıldız, Ali ve dede ormana girdiler. Haritayı incelediklerinde, hazine için birçok ipucu olduğunu gördüler. İlk ipucu onları ormandaki büyük çınar ağacına götürdü. Çınar ağacının yanındaki bir taşın altında ikinci bir ipucu buldular. Bu seferki ipucu, dere kenarına götürüyordu.
Derede dolaşırlarken Ali, bir çalılığın arkasında parıldayan bir şey fark etti. Hazine sandığıydı! Heyecanla hazineyi açtıklarında içinden altın paralar ve değerli taşlar çıktı. Ancak, içlerinden en değerli olanı, büyük bir elmas kolyeydi.
Yıldız ve Ali'nin sevinçle kolyeyi incelediği sırada, ormanda bir şeyler hareket etmeye başladı. Bir grup Üçgözlü Canavar belirdi! Canavarlar, hazineyi elde etmek istiyorlardı. Yıldız, Ali ve dede hemen arkalarındaki ağaca saklandılar.
Canavarlar hazineyi bulduklarında, sevinçle oradan ayrıldılar. Yıldız ve Ali biraz bekledikten sonra, canavarların uzaklaştığına emin oldular. Haritayı tekrar incelediler ve üçüncü ipucunu takip ettiler.
Üçüncü ipucu onları kocaman bir mağaraya götürdü. Mağarada gezinirken, gizli bir geçit keşfettiler. Geçitten geçtiklerinde, içinde türlü türlü mücevherat olan başka bir oda buldular. Yıldız ve Ali bu güzel mücevheratlara hayret içinde baktılar. Ancak bir şeyi daha fark ettiler, hazine sandığında üç üzgün peri resmi vardı.
Yıldız, Ali ve dede bunun üzerine peri resimlerini alıp, ormandaki büyülü çiçek bahçesine doğru ilerlediler. Haritadaki son ipucunda, peri resimlerini çiçeklere asmalıydılar. İşte o zaman büyülü olduğu söylenen hazine tamamen açılacak ve gerçek mutluluk yakalanacaktı.
O ormanda dolaşırken, birçok çiçek arasında üç özel çiçekle karşılaşan Yıldız, Ali ve dede hemen peri resimlerini bu çiçeklere astılar. İşte o anda, büyülü bir ışıkla haritanın sonu belirdi. İçlerinden biri, mutluluk elde edecek olan kişi seçiliyordu.
Yıldız'ın gözleri parladı ve o an, mutlu bir sona ulaşacağına dair bir hissiyatı oldu. Haritanın gönderdiği ışıkla ona, artık gerçek mutluluğu yakalayabileceğini söylüyordu. Ali ve dede mutlulukla Yıldız'a gülümseyip, onun sevdiği hazineyi almasını sağladılar.
Yıldız, Ali ve dede hazineyi aldıklarında birbirlerine sarıldılar ve büyük bir sevinç içinde eve döndüler. "Bu gerçek bir hazine avıydı!" dedi Yıldız. Hepsi artık gerçek mutluluğu yakalama konusunda daha da umutluydular. Ve o günün sonunda, Yıldız, Ali ve dede, hazine avı maceralarından aldıkları mutlulukla hayatlarına devam ettiler.
Ve çocuklarının yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu. Masada dedelerinin hediye ettiği hazine resmi vardı. Yıldız ve Ali, bu masalı hiç unutmamak için resmi odalarına astılar ve her gece tekrar tekrar hikayeyi anlattılar. Birbirlerine verilen değeri, beraber geçirdikleri anları hiç unutmayacaklardı.
Bu da hikayemiz Çocuklar Umarım beğenmişsinizdir!
Arkadaşlarınla Paylaş